Aynı Anda Pek Çok Şey: Multitasking

#Kişisel Gelişim #Verimlilik

İşlerimiz yoğun, isteklerimiz sonsuz, icraatlarımız sınırlı. Zaman kısıtlı, koşullar çetin, dertler karmaşık. Hâl böyle olunca da yaşamak stresli. Mücadele, meşakkatli hayatlarımızın olağan akışında değişmez bir parça. İşleri kolaylaştırmak, belki de hepimizin ihtiyacı. Kullandığımız cihazlardan aldığımız hizmetlere kadar pek çok şey, bu mantaliteye hizmet ediyor. Günümüz teknolojisi, aynı anda birden fazla iş yapabilme kabiliyetine çoktandır sahip. Bizlerse hâlâ aynıyız. Mesleğimiz, yaşantımız, sevdiklerimiz, hayallerimiz ve daha niceleri; acaba bir şeyleri kaçırıyor olabilir miyiz?

Görevlere Hazır Mıyız?

Bugünkü konumuz olan ‘’Multitasking’’ kavramı, çoklu görev anlamına geliyor ve aynı anda birden fazla işi yapmak biçiminde ifade ediliyor. Bu, pek çok kişiye göre avantaj hatta övülmesi gereken bir özellik olarak kabul edilebilir. Ne yazık ki yanlış. Tek seferde çok göreve odaklanmak, faydadan çok zarar getiriyor. Eğer çok özel bir yeteneğin sahibi değilseniz, zorlayıcı işler söz konusu olduğunda beyniniz farklı görevleri aynı anda yapmak yerine, sırayla işleme alıyor. Bu da iş arkadaşları ile planlama esnasında yazılan elektronik postanın gerektiği kadar iyi olamayabileceği anlamını taşıyor. Eklenmesi unutulan dosyaların sebeplerinden biri bu olsa gerek. Aynı anda başka yerlerde fiziken olamıyorsak, zihnen de olamayız.

Dikkat Dikkat

Üst üste dizilmiş kiremitleri tek darbede kıran dövüş ustalarını yıllarca izledik. Kimi yetenekliler de incecik iplerde dengede kalarak dakikalarca yürüdü. Benzer sahneler filmlerde dahi bolca var. Tüm bunların ve yakın performansların ortak noktası, doğru çalışma ve odaklanma kabiliyeti. Zihnimizi gereksiz kalabalıklardan arındırıp, o anki hedefimize kilitlenerek potansiyelimizi geliştirmek mümkün görünüyor. Yapmamız gereken, önümüzdeki iş neyse, yalnızca güçlü bir şekilde yoğunlaşmak. İşte, bu çoğu zaman, farklı işleri beraber yapmaktan daha kıymetli bir yetenek. Aksi takdirde, dikkat dağınıklığı biçiminde kendini gösteren nur topu gibi bir problemimiz ortaya çıkabilir.

Gereksiz Yorulmacılık

Elektronik postaları düzenlerken telefonla görüşmek, toplantı esnasında akşamki alışverişi hesaplamak, görevlerin hızlıca bertaraf edildiği hissini yaşatabilir. Az önce bahsettiğim dikkat dağınıklığı ve bizzat sürecin yıpratıcılığı, günün sonunda eksik yapılmış verimsiz işlere ve yorgun bir zihne sebebiyet verebiliyor. Böyle davrandığımızda tek tek işleri yapıp dinlenmek yerine sürekli meşgul oluyoruz. Uğraşımız hiç bitmiyor. Bir görevden diğerine koşarak strese giriyoruz. Uzun vadede riskli ve sağlıksız. Aynı anda hem araç sürüp hem ücret alıp hem de para üstü hesaplayan minibüs şoförüne dönüşmemize gerek yok.

Neticede bazen koşullar gereği yoğunluk yaşayabilir, normalden fazla çalışarak kısıtlı zamanda çok iş yapmaya mecbur kalabiliriz. Tehlikeli olan, bunun bir alışkanlığa dönüşmesi. Mümkünse iş planı doğru yapılmalı, yapılacaklar önem sırasına göre önceliklendirilmeli ve gereken zamanlarda mola vermekten kaçınılmamalı. Zaman, hamlelerini düzgün seçenler için güçlü bir yardımcıdır.

Dies ist die Überschrift

Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit. Ut elit tellus, luctus nec ullamcorper mattis, pulvinar dapibus leo.

Dies ist die Überschrift

Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit. Ut elit tellus, luctus nec ullamcorper mattis, pulvinar dapibus leo.

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere. Kendinizi üzmeyin.


Alper