Dijital Mahremiyet

İnsan&Teknoloji

4. Temmuz 2023

#Kişisel Gelişim

Geceleri yatmadan önce evinizin kapısını kilitler misiniz?

Peki, ya arabanızın anahtarı, güvenli bir yerde midir?

Önemli evraklarınızın bulunduğu o eski çantanın şifresini kaç kişi biliyor?

Bugün, hepimizin yaşantısında yer kaplayan bu geleneksel güvenlik soruları kadar değerli bir kavramı konuşacağız: dijital mahremiyet.

Sıkı Takip

İnterneti aktif kullanarak her gün öyle veya böyle dijital izler bırakıyoruz. Bu izleri takip etmek için tasarlanmış akıllı algoritmalarsa, biz farkına bile varmadan hakkımızda yeni bilgiler toplamaya devam ediyor. İşte, tam da bu noktada, dikkate almamız gereken, dijital mahremiyet kavramı ortaya çıkıyor. Dijital mahremiyet, gerçek hayatta dikkat etmemiz gereken gizlilik ve özel hayatın, dijital ortamlardaki karşılığını ifade ediyor.

Yeterince Dinleniyor Muyuz?

İki kişinin bildiği sırlara ne olduğu malum. Şimdilerde ise taşıyıcılık bayrağını makineler devraldı. İnternet teknolojisi, insanları birer veriye dönüştürdü. Mutluluk, heyecan ve öfke gibi duygular; saç rengi, kilo ve boy gibi fiziksel özellikler, artık, birer data olarak anlamlandırılabiliyor. Bu bağlamda, izlediğimiz bir reklam, yorum yaptığımız bir gönderi ve tamamladığımız bir alışverişle hangi bilgileri paylaştığımızın farkında olmamız gerekiyor. Günümüzün akıllı makineleri, neleri satın alacağımız konusunda bizleri yönlendirmek istiyor.

Peki, Ne Yapmalı?

Kuşatmanın ortasında tümüyle savunmasız değiliz elbette. Her gün bolca gezindiğimiz internet dünyasında kendimizi korumak için, sınırlı da olsa alabileceğimiz bazı önlemler bulunuyor.

Güçlü Şifreler

Muhtemelen sıklıkla duyduğunuz bu öneriyi tekrarlamakta fayda var çünkü, bir hesabı ele geçirmenin kolay yolu, zayıf şifrelerden geçiyor. Bu yüzden, Şifreniz 123456 veya Mehmet56 ise hemen değiştirmelisiniz. Bunların yerine büyük-küçük harflerin ve işaretlerin karışık biçimde yer aldığı uzun şifreler daha güvenli olacaktır. Ayrıca, farklı site ve uygulamalardaki giriş bilgilerinizin aynı olmamasına da özen göstermelisiniz ki bir hesabın başına bir şey geldiğinde diğerleri etkilenmesin. Bunu yaparken karışıklık yaşamamak için şifrelerinizi saklayan güvenli uygulamalardan yararlanabilirsiniz.

İki Faktörlü Doğrulama

İki faktörlü doğrulama seçeneğini aktif ederek hesabınıza doğrudan giriş yapılmasını engelleyebilirsiniz. Bu yöntemde telefon veya mailinize gelen kodun girilmesi gerektiğinden, kötü niyetli kişilerin size ait hesaplara erişmesi zorlaşır.

Bilinçli Kullanım

Çevrim içi platformlarda yaptığınız paylaşımlar, kişisel bilgilerinizi ele verebilir. Hakkınızda detaylar içeren farklı gönderiler bir araya getirilerek aleyhinize kullanılabilir. Telefon numarası ve adres gibi hassas bilgileri, tanımadığınız kişilerin görebileceği ortamlarda yayınlamamak önemli. Dostlarla keyifli bir sohbet esnasında çekilen selfie, masanın üzerinde unutulan kredi kartınızı açık edebilir. Bu da hazırlıklı olmanız gereken bir başka nokta.

Şüphecilik

Şüphecilik hem fiziki dünyamızda hem de dijitalde gerçeğe ulaşmanın etkili yollarından biri. Bilgilerimizi ele geçirmek için kurulan sahte sitelere, mail adresimize gönderilen yemleme linklerine şüphe ile yaklaşmak ve her an dikkatli olmak son derece elzem.

Güncellik

Elektronik cihazlarımızda yer alan yazılımların güncel olması, kişisel güvenliğimizde etkili olan bir diğer unsur. Potansiyel tehditlere karşı korunmak için bilgisayar, cep telefonu ve tabletlerimizdeki yazılımları daima güncel tutmak ve korsan uygulamalar yüklemekten kaçınmak gerekir.

Sonuç olarak, gün geçtikçe daha fazla dijitalleştiğimiz teknoloji çağında, mahremiyet konusunda farkındalık kazanmaya çevremizi mümkün olduğunca bilinçlendirmeye mecburuz. Ne de olsa teslim olmamak, bizim elimizde.

Bugünlük benden bu kadar. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere. O zamana kadar, kendinize iyi bakmayı ihmal etmeyin. 🙂

Alper