Hızımız Kaç?

#Kişisel Gelişim

Sürekli bir yerlere yetişmeye çalışıyor gibiyiz. Hep bir acelemiz var. Durdurulamaz biçimde ilerleyen zamanın içinde, hayallerimizin peşinde koşarken kendimizi kaybolmuşluğun ortasında buluyoruz. Hedefimize ne zaman varırsak varalım, geç kalmış hissediyoruz. Geriye düştükçe daha fazla hırslanıyor, daha çok gaza basıyoruz. Artık, buna bir son vermek için bakış açımızı değiştirmeye ve dengede kalmaya odaklanmamız gerekiyor. Az önce bahsettiğim durumu yaşayan varsa, kısa süreliğine kenara çekilip şu soru hakkında düşünmeye başlayabilir: hızımız kaç?

Sürat Çağı

Yaşadığımız dönem bizleri hızlı olmaya zorluyor. Kargolar, kuryeler, evimize aynı gün teslim edilen alışverişler derken hayatımızdaki birçok şey bizlere çabuk erişim imkânı sunmak üzerine tasarlanıyor. Eskiden, televizyon kanallarında ne varsa onu izlerdik. Şimdilerde, sevdiğimiz türde sayısız içeriğe hemen ulaşabiliyor, sıkıldığımızda tek parmak hareketiyle kaydırıp bir sonrakine geçebiliyoruz. Dolayısı ile artık, hızlı yaşıyoruz. İsteklerimiz anında gerçekleşsin istiyoruz. Dikkat ve tahammül seviyelerimiz günden güne eriyor. Ekran süremiz fazlalaştıkça odaklanma kabiliyetimiz azalıyor. 

Uyarıcılar her tarafta. Sosyal medya paylaşımlarına bakarsak çoğu insan mutlu. Bu da kimi zaman hayatı kaçırıyormuş hissine kapılmamıza neden olabiliyor. Sergilenen başarı illüzyonlarına aldandıkça bir şeyleri derhal yakalamamız gerektiğini düşünebiliyoruz. Bilgi edinmek için uzun süreler ayırmak, yeni yetenekler kazanmak uğrunda sabırla çalışmak eskisinden daha zor. Akıp giden zamanın temposuna ayak uydurmak için başlattığımız koşuşturmaca bizleri yoruyor. Hızlı yaşamak, strese neden oluyor.

Dengede Kalmak

Tüm bu tespitlerin ardından yavaş yaşamamız gerektiği yanılgısına kapılmayalım. Normalden ağır hareket etmenin katkı sağlamayacağı da aşikâr. Çözümün anahtarı, dengede kalmak. Bakış açımızı değiştirip zamanın tadını çıkarmamız lazım. Doğal akışında ve olması gerektiği gibi. Hayat kaçıyor korkusuyla her şeyi elde etmeyi ummak, savrulmak anlamına gelir. Daha kısıtlı bölgeye odaklanıp, ilgi duyulan alanda uzmanlaşmak doğru tercih olabilir. 

Hayat kısa, bu doğru. Yalnız, zaman zannedildiği kadar da yetersiz değil. Disiplin, oyunun kurallarını değiştirir. Belirli bir hayal için her gün istikrarlı çalışarak büyük kazanımlar elde edilebilir. Pes etmemek, hızdan önemlidir. Esas güç, yola devam etmektir; emin adımlarla, ne yaptığını bilerek ve hedefe odaklanarak.

Acelemiz Yok

Hayat, hızlı olanın galip geldiği tekdüze bir yarış değil. Hepimiz aynı şartlara sahip değiliz ancak her birimiz bize verilen yaşam armağanının değerini bilebiliriz. Acele etmeden, bazen virajları geçerek, kimi zaman frene basarak, gerektiği yerde hızlanarak ve her ne olursa olsun elimizdekilerin kıymetini anlayarak mutlu olabiliriz. Sürekli bir şeylerin peşinden telaşla koşturmak bize göre değil.

Dies ist die Überschrift

Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit. Ut elit tellus, luctus nec ullamcorper mattis, pulvinar dapibus leo.

Dies ist die Überschrift

Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit. Ut elit tellus, luctus nec ullamcorper mattis, pulvinar dapibus leo.

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere. Acele etmeyelim. 🙂


Alper