Gerçek bilgi her zaman burnumuzun dibinde durmaz. Düz mantık, bizi her koşulda doğruya götürmez. Bizi ileriye taşıyacak nitelikli bilgiye ulaşmak için çabaya ihtiyacımız var.

Bir konu hakkında toplumda yaygınlaşan genel kanı, o konunun gerçeğine hayli uzak olabilir. Çünkü, bir alanda fütursuzca yorum yapanların sayısı, muhtemelen o alandaki uzman sayısından katbekat fazla olacaktır. Mesela, futbol üzerinden konuşalım. Günün maçı hakkında yapılan yorumların çok büyük kısmı taraftarlık, bilgi eksikliği, ideolojik düşünme hatta eğlence gibi sebeplerle doğruyu yansıtmayacak. Yalnızca, küçük bir bölümü alınan kararların ve oynanan oyunun niteliği hakkında gerçekleri içerecek. Bu örneği futboldan alıp hangi konuya uyarlarsanız uyarlayın, sonuç değişmeyecek.

Spor gibi herkes tarafından yorumlanabilen konuların aksine uzmanlık gerektiren durumlar çok daha vahim elbette. Ekonomi, siyaset, teknoloji, felsefe vb. alanlarda her gün sayısız tartışmanın yaşandığı fikir savaşları devam ediyor. Konu hakkında en fazla birkaç defa okuma yaparak çok az bilgiye sahip olan kişiler uzman edasıyla bilgiler paylaşıyor. Dunning-Kruger etkisi ile kazanılan özgüven, bizleri mayına dönüşmüş fikirlerin tarlasında yürümeye mecbur bırakıyor. Bu nedenle, bir konuda fikir sahibi olmadan önce o alanda birbirinden farklı kaynakları incelemek ve objektif olmakta fayda var.